ARAZİYİ VERENE GERİ VERMELİYDİNİZ.
24 Ekim 2025 Cuma
GERİ VERMEK YAKIŞIRDI.
16 Ekim 2025 Perşembe
TÜRK SPORU KONGRESİNDE NAZİLLİ SÜMERSPOR.
TÜRK SPORU KONGRESİNDE NAZİLLİ SÜMERSPOR.
“Sümerbank Fabrikalarının Spor Faaliyetleri Sümerbanklı Sporcu Olmak” Dr. Büşra Bigat
Spor faaliyetleri güçlü bir diğer Sümerbank takımı Nazilli Sümerspor’un kuruluşundan önce teşkilatlanmaya başladığından bahsedilir.
Fabrika futbol takımı henüz tesis açılmadan aylar önce mahalli maçlara başlamıştır. 7 Haziran 1937’de Aydınspor ile yapılan maç için Anadolu Gazetesinde “Aydın’ın en kuvvetli takımı olan Aydınspor bölgede henüz teşekkül eden ancak kuvvetli elemanlara sahip olduğu için derhal temayüz eden Sümerspor ile karşılaşmıştır” ifadesi kullanılmıştır.
1938 Şubat ayında Türk Spor Kurumunca tescil alan Sümerspor’a kadar, Nazilli’de futbol alanında yalnızca Menderesspor faaliyet göstermekteyken Sümerspor futbol takımı ilçe sporuna yeni bir soluk getirmiştir. Takım fabrika açıldıktan sonra da Denizli, Aydın ve İzmir’deki güçlü futbol takımlarıyla karşılaşmış ve yaptığı birçok maçı kazanmıştır. Coşkulu kalabalıklar tarafından izlenen maçlarda Sümerspor futbol takımı kuvvetli, antrenmanlı oluşu, dinamizmi ve takım bilinciyle oynaması bakımından dikkat çekmiştir.
Bu durum fabrikada spora verilen önemin teoride kalmadığını titizlikle yürütüldüğünü kanıtlamaktadır. Spor faaliyetleri güçlü bir diğer Sümerbank takımı Nazilli Sümerspor’un kuruluşundan önce teşkilatlanmaya başladığından bahsedilmişti.
Kayseri örneğinde olduğu gibi Nazilli Sümerspor da birçok takımı sahasında misafir etmiş ve aldığı galibiyetlerle tanınmaya başlamıştı. 1938’de İzmir’in ileri gelen takımlarından Doğanspor’la oldukça çetin geçen maçı 4-2 kazanmış, galibiyette Sümersporlu oyuncuların çevikliği ve güçlü yapısı dikkatlerden kaçmamıştır. Sümerspor oyuncularının milli takımda oynayacak kuvvete eriştiği belirtilmiş, takım geniş kitlelerin takdirini toplamıştır.
Nazilli Sümerspor İzmir takımlarına karşı aldığı üst üste galibiyetlerle İzmir futbol camiasına dişli bir rakip olduğunu ispatlamıştır.
1939’da Yeni Asır Gazetesi tarafından düzenlenmek istenen kupa maçı için Ege Bölgesi illerinden Aydın ve İzmir’in en güçlü takımları arasında müsabakalar hazırlanmış, İzmir Şampiyonu Doğanspor, Aydın Şampiyonu Aydınspor'la, İzmir’in güçlü takımı Üçok’un yanında Sümersporda maçlara dahil edilmiştir. Bu kapsamda çıkan haberde Üçok ve Nazilli Sümerspor arasındaki maçın en önemli maç olacağı, Sümerspor’un bugünkü kadrosuyla bile İzmir takımlarıyla boy ölçüşebilecek düzeyde olduğu ve oyuncular bakımından hiçbir İzmir kulübünden farklı olmadığı yazılmıştır93. Yine 1939’da Beden Terbiyesi Kupası için Ankara’ya çağırılan Üçok Takımı hem kupa maçlarına hazırlık hem de çalışmasının derecesini tespit etmek için yakın bölgelerde güçlü olarak nitelendirdiği futbol takımlarına maç teklifinde bulunurken bölge şampiyonu Aydınspor’un yanında Nazilli Sümerspor’a da teklif götürmüştür.
Karşılaşma için dönemin gazetelerinde: “Daha önceden tecrübe edildiği üzere Sümerspor’un ihmal edilecek bir kuvvet olmadığı” yazılmıştır. Sümerspor bu maç için mevcut kadrosunu değil yeni yetiştirmeye çalıştığı genç kadrosunu çıkarmıştır95. Bu gelişmeler Nazilli Sümerspor’un Ege futbolundaki yükselişini ve yeni sporcular yetiştirmeyi sürdürdüğünü göstermesi bakımından önem taşımaktadır. Nazilli Sümerspor başarılarından söz ettirmeye devam ederken ünü artık ülke geneline de yayılmıştır. 1939’da Balıkesir Tekspor Nazilli’ye gelmiş ve bir maç yapmış, Nazilli Sümerspor kulübü de iade-i ziyaret kapsamında futbol, güreş ve boks maçları yapmak üzere Balıkesir’e gitmiştir. Bölge dışına açılan Sümerspor 1939 yazında İstanbul’dan gelen Süleymaniye’yi 4-3 yenmiş, maçı altı binden fazla seyirci izlemiştir.
Bu kapsamda yapılan karşılaşmaların en önemlilerinden biri 1953 yılında Galatasaray ile yapılan maç olmuştur. Galatasaray Sümerspor’un davetiyle Nazilli’ye gelmiş, maçı izlemek için kadın erkek binlerce izleyici Sümerspor stadını tıklım tıklım doldurmuştur. Galatasaray gibi güçlü bir takım karşısında başarılı bir oyun sergileyen Nazilli Sümerspor, rakibine 3-2 yenilmişse de bir fabrika takımı olarak organize ettiği bu maçla ve gösterdiği mücadeleyle mahiyetini ortaya koymuştur.
Kendisi de yirmi yıl Nazilli Sümerspor'da forma giymiş olan ve üç kuşak Nazilli Sümerbank'lı İlhan Öden bu durumu şöyle aktarmıştır: “Sümerbank sahası o kadar moderndi ki büyük takımlar gidelim, bu sahaları görelim, buralarda oynayalım isterlerdi. Türkiye’nin en iyi zeminli sahaları bizdeydi, fabrika oyuncuları idmanlı olduğu için büyük takımlardan aşağı kalmayacak düzeyde oynarlardı. Gelen takımlar sosyal tesislerde düzenlenen etkinliklerle çok iyi ağırlanırdı.
Buradan hareketle vurgulanması gereken bir diğer konu Sümerspor kulüplerinin yetiştirdiği sporculardır. Sümerspor'ların büyük takımlarla yapmış olduğu maçlar ülke sporuna pek çok önemli ismin kazandırılmasını sağlamıştır. Nazilli Sümerspor ile Galatasaray arasında yapılan maçta takımın başarısı dikkat çekince Sümerspor teknik direktörü Musa Sezer 1953-1954 sezonunda Galatasaray’a transfer edilmiştir.
Ellili yıllarda Türkiye’nin en iyi kalecileri arasında yer alan ve milli takımda forma giyen Seyfi Talay da spor hayatına Nazilli Sümerspor’da başlamış, oradan İzmirspor’a transfer olmuştur .Yine Türkiye’nin ilk kadın futbol hakemlerinden Sema Tokat, Sümerbanklı bir memur çocuğu olarak Nazilli Sümerspor’dan yetişmiştir.
Bu noktada Nazilli Sümerspor’dan örneklendirilecek bir diğer önemli isim Rıdvan Dilmen’dir. Ağabeyi Murat Dilmen ile birlikte 1978-1979’de Nazilli Sümerspor’da forma giyen Dilmen, yeteneği ve çevikliği ile dikkat çekmiş, önce Muğla’ya daha sonra Boluspor’a ve Fenerbahçe’ye transfer edilmiş, şeytan lakabıyla Türk Futbolunun duayenlerinden olmuştur. Murat Dilmen de halen Nazilli’de alt yapıdan futbolcu yetiştirmektedir.
Nazilli Sümerspor’un sportif aktiviteleri yalnızca futbolla sınırlı kalmamıştır. Daha 1938’de davet edildiği bir spor balosuna basketbolcuları, kadın erkek voleybol takımları, futbol takımları, atletleri, güreşçileri, bisikletçileri, sağlık ekipleri ve zengin kadrosuyla katılan Nazilli Sümerspor ilçe sporunda söz sahibi olacağını göstermiştir. Bu durum Aydın Gazetesinde; “Sümerspor çok yeni bir teşekkül olmasına rağmen başta fabrika direktörünün ve diğer erkanla idarecilerinin spora verdikleri büyük ehemmiyeti tebarüz ettiren bir tarzda geçtiler” şeklinde aktarılmıştır. Sümerspor voleybol takımı da erken yıllardan itibaren aktif olarak maçlara katılmış, galibiyetler kazanmışlardır.
Nazilli Sümerspor kalabalık kadrosu ve elde ettiği başarılarla dikkat çekince kulübün Sümer Halkevi Spor Kolu ile ortaklaşa çalışması kararlaştırılmıştır. Bu durum işçilerin yanında halkın da sportif faaliyetlerden yararlanmasına olanak vermiş, ilçede gençlerin yeni ve yaratıcı spor etkinliklerine katılımını artırmıştır.
1945’te fabrikaya ziyarette bulunan Aydın Gazetesi muhabiri Orhan Becerik, fabrikanın spor faaliyetleri ile ilgili şu sözleri aktarmıştır: “Halkevi spor şubesiyle el ve iş birliği yaparak çalışan Sümerspor kadrosunda 50 güreşçi, 40 boksör, 4 futbol takımı birer voleybol ve basket takımları ve tenisçiler vardır. Bunların hepsi de fabrikanın her türlü spor hareketi için yaptırdığı alan, pist ve salonunda çalışmaktadırlar. Ben bu notları alırken önümüzdeki spor alanında, iş saatini bekleyen gençler, voleybol, basketbol ve iki çift de tenis oynuyorlardı. ‘Bu kadar araç ve imkanlarla spor olmaz mı’ diyecekler bulunursa hemen karşılık veriyorum. Bin işçi bin başçı…” Becerik'in haberinden anlaşılacağı üzere hedeflendiği gibi Sümerspor Halkeviyle birlikte çalışmalar yürütmüştür107. İlçenin önemli günlerinde ve milli bayramlarda özel kıyafetleriyle yerlerini alan Nazilli Sümerspor'lular bayrak koşuları, paten, bisiklet ve yüksek atlama yarışları ile halkı spora özendirmiştir.
Not: Dr. Büşra Bigat Akça'nın sunumunda diğer Sümerbank fabrikalarının sportif faaliyetleri de var. ilgili bölümler var. Ben uzun olacağı için sadece Nazilli Sümerspor ile ilgili kısmını aldım. Dileyenler buraya tıklayıp, kitabın tamamını okuyabilirler.
99 12.12.2023’te İlhan Öden(d.1958) ile Yapılan Görüşme.
100 İlhan Öden, www.sumerbankblogspot.com.tr Son Erişim Tarihi 18.02.2024. Bigat
Akça, age., s. 223-224.
101 Sungur, age., s. 85, İlhan Öden, www.sumerbankblogspot.com.tr Son Erişim Tarihi:
18.02.2024.
102 Bigat Akça, age., s. 219-220.
103 04.08.2016’da Murat Dilmen (d.1961) ile Yapılan Görüşme. Ayrıca bk. Ek 5: Nazilli
Sümerspor’un Murat-Rıdvan Dilmen’li Kadrosu.
14 Ekim 2025 Salı
Avukat SAMİ KUTLUĞ (Geçmiş zaman notları)

Av. SAMİ KUTLUĞ Nazilli basma fabrikasının açılış töreninde Atatürk'e hitaben konuşuyor.
13 Ekim 2025 Pazartesi
YAPAY ZEKANIN İLHAN ÖDEN TANIMI
ChatGPT Resmi Web Sitesine "Hakkımda tüm bildiklerini, nelerden hoşlandığımı, kişiliğimi, bildiğin her şeyi ayrıntılarıyla yaz" diye sordum.
8 Ekim 2025 Çarşamba
AZ BİLE DÖVMÜŞÜM !
7 Ekim 2025 Salı
"İŞÇİLER YATIYORMUŞ"
Ne zaman Nazilli basma fabrikasının kapatılmasıyla ilgili bir paylaşım yapsam mutlaka birileri karalamak amacıyla kendilerine ezberletilen "ama işçiler yatıyordu" gibi kanıksadığımız mesajlar yazarlar. Amaçları paylaşımı küçümsetmek olduğu için işçilerin neden çalışmadan para aldıklarını merak etmez, sorgulamazlar, araştırmazlar. Öğrenmek istemezler.
Devlet ihalelerine giriş engellenmiş.
Yedek parça alımı yok.
Üretim yok...
İşçi fabrikaya çalışmaya gelir. Bir süre temizlik bakım işleri yapılır, belki düzelir diye beklenir. Değişen bir şey olmaz. Emekliliğe az bir süre kalmış, o yaştan sonra yeni bir iş bulma şansı yok. Aile bakılacak, çocuklar okuyacak. Toplu sözleşmeyle bağlanmışsın, yasal yükümlülüklerin var, kazanılmış hakların var, bırakıp gitme şansın yok... Ben şanslıydım, hak eder etmez, emekli oldum bu durumu çok yaşamadan kurtuldum.
3 Ekim 2025 Cuma
AMA GÜZEL KONUŞURUZ.
30 Eylül 2025 Salı
FRİKSİYON DİŞLİSİ
20 Eylül 2025 Cumartesi
ÜRETİMİN KOKUSU
Sümerbank'ın koynunda doğdum, bebekliğim, çocukluğum, öğrenciliğim, gençliğim, spor ve çalışma hayatım hep Nazilli Sümerbank'ın içinde, lojmanlarında, okullarında, sosyal tesislerinde, atölye, işletme salonlarında geçti. Muhasebe servisinde bile çalıştım. Biraz abartı gibi gelecek ama gözlerimi bağlasanız bulunduğum ortamı seslerden hatta kokusundan bile tahmin edebilirdim. Temerküz atölyesinin talaş kokusu, basmahanenin boya ve asit, beyazlatmanın klor kokusu. Kaynakhanenin karpit, atölyenin soğutma sıvısı, dökümhanenin kendine has kokusu, İplikte pamuk, dokumada haşıl kokuları, Enerji santralinin gaz ve buhar, Katlama ve mamul ambarının mis gibi kumaş kokuları, tabi ki en çok da yemekhanenin kokusunu...
4 Eylül 2025 Perşembe
BAYRAMIN KUTLU OLSUN NAZİLLİ (Geçmiş zaman notları)
Resmi geçit sonrası zeybekler yol boyunca halkın sıralanmış olduğu Uzunçarşıdan belediye meydanına doğru ilerlerken, tüfeklerinde konfeti basılı kuru sıkılarla, havaya ateş ederek ilerlerlerdi. Belediye meydanına varılınca efelerle ,sembolik Yunan askeri kıyafeti giymiş askerler arasında temsili bir çatışma olur, Yunan askerlerini mağlup eden efeler, esareti simgeleyen, zincirle bağlı Türk bayrağına sarılı genç kızı kurtarırlar böylece tören tamamlanmış olurdu. Törenden sonra şehir merkezinde, yerel üreticilerin, fabrika ve resmi kuruluşların, belediye gözetiminde katıldıkları fuar gibi panayır kurulur, özellikle geceleri panayırda dolaşıp alışveriş yapan Nazillililerle, kurtuluş coşkusu 15 güne yayılırdı.
Törenler artık “adet yerini bulsun” diye yapılıyor. Vatandaşta coşku yok, efelerde silah yok, olsa da patlatmak yok adeta folklor ekibi gibi bir kenarda sıralanıyorlar. Kutlamaların en önemli figürü olması gereken milislerin temsilcileri ve halk bayramın figüranı durumunda kalmış. Gün yeni nesillere geçmişte yaşananların hatırlatıldığı, bir daha yaşanmaması için dersler çıkarılması gereken, birlik, beraberlik günü olması gerekirken, kutlama amacından uzaklaşıp, sıradanlaştırıldı. Daha konuşulacak çok şey var ama polemiklerle uğraşmak istemiyorum.
6 Ağustos 2025 Çarşamba
NAZİLLİ CEMİYET YEMEKLERİ (Geleceğe notlar)
Bu yazımda size "bildiğim kadarıyla" hazırlıklarına bir gün önceden başlanıp, pişmesi cemiyetin ilk saatlerine kadar süren, servisi ve telaşı ise cemiyetin bitmesinden sonra bile devam eden, Nazilli cemiyet yemeklerini anlatmaya çalışacağım.
DÜĞÜN YEMEKLERİ
Sünnet ve Düğün yemeklerinde şehriye çorbası - etli kuru fasulye, kebaplı pilav, bol sarımsaklı çabuk yapılan biber turşusu ve fıstıklı irmik helvasından oluşan neredeyse klasikleşmiş ortak bir menü verilir. Bazen şehriye yerine mercimek çorbası, kuru fasulye yerine etli nohut verilse de, genelde böyle pek değişmeyen ortak bir menü vardır. Aşçılarımız lezzetli yemekler yapar, davetlilere doyuncaya kadar ilave yemek verilir.
KEŞKEK
Nazilli düğün yemekleri menüsünde keşkek pek bulunmaz. Günümüzde artık el ile döverek yapmak yerine elektrikli aletler kullanılmaya başlansa da, bir yandan yukarıda saydığım yemekleri yapmak, yanına bir de kalabalık davetlilere keşkek yetiştirmek herkesin harcı değildir.
Onun için Keşkek artık müstakil yemektir. Özellikle Meslek odalarının, esnaf birliklerinin, vefat edenlere okunan 52. mevlitlerinin ve derneklerin, her yıl tekrarladıkları güzel bir gelenek hale gelmiş, hayır cemiyetlerinin "baş yemeği" olmuştur.
Keşkek, turşuyla birlikte, servis edilir, doymayanlara tekrar, tekrar verilir. Bazı davetliler cemiyete gelirken yanında evden kap getirip, gelemeyen yakınları için hatta daha sonra kendileri yemek için ilave keşkek alırlar. Keşkek servisi herkes doyuncaya, kazanlar tamamen boşalıncaya kadar devam eder.
Nazilli cemiyet yemekleri hakkında genel olarak yazacaklarım bunlar, mutlaka cemiyet sahiplerinin istekleri, ustaların tercihlerine ve yörelere göre değişen bazı farklar olabilir. Artık onları da siz ilave edersiniz. Sevgiyle kalın. İlhan Öden
2 Ağustos 2025 Cumartesi
BİR ZAMANLAR NAZİLLİ CAMBAZLARI (Geçmiş zaman notları)
Televizyon yayınlarının henüz başlamadığı 1960lı yıllarda yaz aylarındaki eğlencelerimizden biri de cambazlardı. İlk cambaz gösterisini 6-7 yaşlarımdayken Nazilli belediye meydanında kurulan büyük cambazhanede izlemiştim. Sonradan izlediklerime göre kapladığı alan daha geniş, akrobat, dişiyle masa sandalye kaldıran adamlar, müzik grubu ve ses sanatçılarıyla takviyeli daha kapsamlı programları vardı. Sanırım şehir şehir dolaşan büyük bir kumpanyaydı. Gruptan aklımda kalan en çok beğeni ve alkış alan gök mavisi balerin elbisesine benzer kıyafetiyle gösteri yapan Hediye Nadya isimli bir kız çocuğuydu. Küçüktüm ve o gösteriyi sadece bir kere izlemiştim onun için pek detaylı anlatamayacağım ama size, ilk gösterilerini Nazilli Sümerbank lojmanlarındaki çocukluk günlerimde izlemeye başladığım son gösterilerini 1990 yıllarında yine her zamanki yerine kurulan ama bu kez çocuklarımla birlikte izlediğim “Nazilli Cambazlarını” anlatabilirim.
28 Temmuz 2025 Pazartesi
AĞUSTOS BÖCEĞİ ve KARINCA (Büyüklere Masallar)
24 Temmuz 2025 Perşembe
KORUK SUYU (Geçmiş zaman notları)
23 Temmuz 2025 Çarşamba
ECZA DOLABI (Geçmiş zaman notları)
Koca bir nesil bu ilaçlarla büyüdük. Hastanelik olmadıktan sonra başka ilaç da görmedik. Okulda bütün öğrenciler, askerde bütün tabur ilaçla silinen aynı şırıngayla aşılar olduk, hala yaşıyoruz, nasıl ölmedik?
Kullanımlarını bırakın, çoğunun üretimi bile yasaklandı. Aspirin ve Penisilin türevleri dışında artık hiç biri eczanelerde bile bulunmuyor. Sevgiyle kalın. İLHAN ÖDEN















