14 Ekim 2022 Cuma

NAZİLLİ GEÇLERİ BU KIYAĞIMI UNUTMAYIN !

 

NAZİLLİ BASMASI

Bakın bu bir Nazilli Basması. Bilmezsiniz ama bir zamanlar Nazilli çevresinde yetişen pamuklar toplanır, Nazilli basma fabrikasında dokunur, bu basmalar basılırdı. Nazilli'nin bilinen ilk markasıydı. Ben size bir parçasını göstereyim. Kafanızda fikir oluşsun. Bir gün soran olursa "25 YAŞIMA GELDİM AMA HİÇ NAZİLLİ BASMASI GÖRMEDİM" deyip de mahcup olmayın. Aslında bu basmalardan oluşan, 15 yıl önce sergilenmeye hazırlanmış mükemmel bir arşiv var ama sanırım görmeniz için biraz daha olgunlaşmanızı bekliyorlar.

Üniversitenin yapmaya, ekonomik gücü yok. Muhtemelen niyeti de yok. Neredeyse 15 yıl oldu. Nazilli kültürünün önemli bir parçasını daha fazla elinde tutmaya da hakkı yok. Belki üniversite de yükümlülükten kurtulmak ister. Bu kültür mirasına sahip çıkacak merci, Nazilli halkı adına Nazilli Belediyesi'dir.

Gerekirse dava açılır, hukuk mücadelesi yapılır. Ya, Nazilli Sümerbank müzesi bir an önce açılır, ya da arşiv oradan alınır. İlhan Öden

10 Ekim 2022 Pazartesi

BU KUYU "PİS KUYU"

8 Ekim 2022 tarihinde Nazilli Belediyesi tiyatro salonundaki Sümerbank konulu panel sonunda yapılan soru-cevap bölümünde,  Nazilli Sümerbank'la yakından ilgilenen M. Selim Türe isimli izleyici arkadaşımız Fabrikamızın arıtma sistemiyle ilgili bir soru sordu. Beklediğimiz bir soru değildi. Panelin sonu yaklaştığı için detaylara girmeden basitçe cevaplamaya çalıştım ama bu çevre konusuna önem veren araştırmacılar için blok sayfamda detaylarıyla anlatmaya karar verdim.


Fabrikamızın çok gelişmiş kanal alt yapısı vardı. Sadece kanalların sağlıklı çalışmasıyla görevli bir kanal ekibi yıl boyunca tıkanan, çöken sorunlu kanalların tamiri ve bakımıyla ilgilenirdi. Fabrikamızın bağırsak sistemini oluşturan bu kanallar adeta bir örümcek ağı gibi büyük küçük her üniteye bağlıydı. Bu kanal ağı, fabrikamızın Güney-Batı köşesindeki yüksek güvenlik kulübesinin hemen önündeki "Pis Kuyu" ismiyle anılan büyük çukura dökülürdü.



PİS KUYU İNŞAATI

Fotoğrafta görüldüğü gibi atıkların bekletilip, çökertildiği bu kuyunun yapımına fabrika inşaatıyla aynı anda başlanmış, üretim sırasında oluşabilecek kirliliği engellemek için projeye basit bir arıtma tesisi eklenmiş. Ülkede henüz çevre bilinci gelişmemiş, yasalarda böyle bir tesis yapma zorunluluğu olmadığı günlerde bile Sümerbank üzerine düşeni yapmaya gayret göstermiş.

1985 yıllarından sonra toplumda gelişmeye başlayan çevre bilinci ve sanayi işletmelerine arıtma tesisi yapılması doğrultusunda çıkarılan kanunlar gereği, yasalara bağlılık konusunda öncülük yapan bir kamu kurumu  olan Nazilli Basma fabrikasını daha kapsamlı bir arıtma tesisi yapma yolunda harekete geçirdi. 

Geliştirilen proje, önceden buhar sisteminde kullanılıp oksijen kaybeden çürük suları geri kazanmak için yararlanılan fıskiyeli kullanım dışı eski büyük havuzların çökertme havuzuna dönüştürülmesiyle başladı.



İnşa edilen diğer gerekli bölümlerle  fabrikanın kimyasal atıklarını ve iç lojmanların atık sularını temizlemek amacıyla. o sırada faaliyeti durdurulan Gıdı gıdı treni personelinden bazı çalışanlar arıtma tesisinde görevlendirilerek sistem faaliyete geçirildi. Çevre bakanlığından onay aldı.
Fabrikanın kapatılıp üniversiteye devri sonrasında fabrikanın açık olduğu dönemlerdeki gibi kanal bakımı yapılamadığından  yaklaşık 10 yıl kadar sonra ağaç kökleri tarafından tıkanan, kazılarda hasar gören eski kanal ve arıtma sistemi kullanılamaz hale geldi.

 Sanırım şimdilerde üniversitede, fabrika dönemindeki kadar yoğun atık olmadığından, Nazilli belediyesinin kanalizasyon sistemine doğrudan bağlanarak atık sularını boşaltıyor.

Böylelikle bloğumuzda eksik olan bir bölümü öğrenip, tamamlamış olduk.
Soruyu soran M. Selim Türe arkadaşıma da teşekkür ederim. Sağlıcakla kalın. İlhan Öden.