SANAYİİ'NİN MUSİKİSİ BÖYLE BİTMEDİ HOCAM !
Sayın Yard. Doç. Dr Hulusi DOĞAN hocam,yukarıdaki linkten gidip makalenizin tamamını dikkatle okudum,olayları detaylarıyla,resmi raporlara dayandırarak açıklamaya çalışmışsınız.
Hatalı yatırımlar,zamanında yapılamayan yenileme çalışmaları, yanlış ücret politikaları, serbest piyasa ekonomisi uygulamalarına uyum sağlayamayan hantal yapı vs…
Dışardan bakınca hepsi doğru yaklaşımlar gibi görünüyor.
Ama keşke bir de içerden bakmayı deneseydiniz.Yada raporları incelemeye ayırdığınız zamanın çok azını,olayları birebir yaşayanları dinlemeye ayırsaydınız.
O zaman size fabrikanın kapatılmasının sadece Nazilli işletmesinin yanlışlarıyla ilgili olmadığını Sümerbank içerisinde işletme bazında üretim politikası uygulanmadığını,her şeyin genel müdürlük gözetiminde,toplu sözleşmelerin,işletme bazında değil ülke genelindeki tüm kamu işletmelerinde çalışan personeli temsilen (Madenler,DDY işçileri,şeker fabrikaları,vs) tek sendika konfederasyonu ile hükümet arasında karlılık,zarar gözetilmeden yapıldığını anlatabilseydik.
Nazilli fabrikasının,yenileme veya basmadan başka ürünlere geçme gibi konularda yetkili ve bağımsız olmadığını,kendini ilgilendiren kararları tek başına alamadığını,her şeyin genel müdürlükçe planlanıp,koordine edildiğini bu sebeple Nazilli Basma işletmesini tek olarak incelenmesinin pek anlamının olmayacağını söyleyebilseydik.
Banka+Fabrika+Mağaza = Finans+üretim+Pazarlama
Mükemmel denklemiyle zarar etmesi imkansız olan kurumun, Bankalarının, Mağazalarının özelleştirme bahanesiyle nasıl elinden kopartılarak alındığını, işletmelerin nasıl tefecilerin kucağına atıldığını anlatabilseydik.
Emekli olan personel yerine işçi alımı yapılmadığından, işletmenin ayakta kalabilmesi için az sayıdaki,işçinin hiç bilmedikleri işleri yapmak için nasıl çırpındığını, dokuma,basma,iplik işçilerinin,40 yaşından sonra nasıl aşçı,elektirikci,muhasebeci olduklarını, işletmenin çamaşır, bulaşık makinelerini tamir etmek ya da hiç bilmedikleri başka işleri yapmak için gayretlerini gösterebilseydik.
Genel müdürlüğün hükümetin direktifleriyle harcamaları azaltmak bahanesiyle yedek parça alımını yasaklamasıyla makinelerin nasıl çalışamaz hale getirildiğini ,malzeme alımı yasaklandığı için fabrika atölyelerinde hurda malzemelerden bir gün bile dayanmayacağı bile bile yapılan makine yedek parçalarını,onlarca kez kaynakla sıvanıp çalışır hale getirilmiş dokuma tezgahı parçalarını,kısaca elimizin kolumuzu nasıl bağladıklarını anlatabilseydik.
İşletmenin zararını azaltacak yada kar’a geçirecek kamu ihalelerinin nasıl elimizden alındığını Ticaret odasına kaydımız olmadığı bahanesiyle alınmadığımız ihaleleri ,asker,polis kıyafetlerinin üretiminin hükümete yakın işadamlarının fabrikalarına nasıl altın tepsiyle sunulduğunu anlatabilseydik
Dr. Erkan Tapan gibi genel müdür,Hüseyin Avni Kutman gibi bilgili çalışkan işletme müdürlerinin çabalarıyla silkinip kendini kurtaracağı anlaşılan Sümerbank üst yönetimini görevden alıp,özellikle zarar ettirilmesi direktifiyle "İşletmeyi çalıştırmaya değil kapatmaya geldim " diyen Fabrika müdürlerine nasıl teslim edildiğini anlatabilseydik.
Sümerbank Kuşadası sosyal tesislerini,Sümerbank Genel müdürlüğüne bağlı,banka, mağaza, fabrikalarda çalışan tüm personel kullandığı halde,bu büyük tesisin ,bakım ve diğer ağır masraflarının neden genel müdürlüğe değil de,Nazilli Sümerbank fabrikasına yüklendiğini sorgulayabilseydik.
Siyasi veya popülist memur tayinleriyle atanan ,işten anlamayan yönetici kadroları anlatabilseydik.
Size verilen,gösterilen,incelediğiniz raporlar bunları yazmıyor hocam,onlar gerçekleri değil istenilen sonuçları hazırlamak için düzenlenmiş sahte senaryoların raporlarıdır.
İçeriden izleyen ,gerçekleri bilen,olayları yaşayan Sümerbank personeli olarak bizler gerçeklere ve yaşadıklarımıza göre doğru değerlendirmemizi yapabiliyoruz. Başkaları ne derse desin hangi raporları hazırlarsa hazırlasın.Bizim için çok önemli değil. En azından biz nelerin doğru olduğunu çok iyi biliyoruz,hocam..
VİDEO (Kazım SOYSAL)
Kazım abimin gözlerinin görmemesi,gerçekleri görmesine engel olamamış.
Bir an için size sunulan raporların doğru olduğunu varsayalım. Nazilli işletmesi zarar eden işletmeydi kapatıldı, Sümerbank’a ait çok karlı başka işletmeler de vardı onlar açık kalabildimi?
VİDEO
SÜMERBANK BAKIRKÖY AVRUPANIN EN BÜYÜK VE MODERN KONFEKSİYON FABRİKASI. KAPATILDI....
Türkiye’nin en değerli işletmeleri,limanları,önemli kuruluşları teker teker özelleştirme bahanesiyle elden çıkarılmadımı? Her şeyin ölçütü "kar"mı olmalıydı yoksa ülkenin bağımsızlığı için bu işletmelerin yaşamasının hiç önemi yokmuydu.Yarın bir savaş olsa para herşeyi satın alabilecekmi? Hocam..
Onlara göre kar-zarar hiç önemli değildi ve infaz kararı çoktan verilmişti. Görevlerini başarmanın gururuyla televizyonlara çıkıp "Sümerbankı Tarihten sildik" derken sevinçten gözlerinin içi parlıyordu.
Özetlersek Atatürkün sosyal devlet anlayışı,Atatürkçü kurumlar, Atatürkün izleri silinmeliydi.
Atatürkçülerle,liberal ekonomik politikayı savunanlar arasında şiddetli geçimsizlik vardı ve bu zoraki evlilik ne şekilde olursa olsun bitmeliydi.
Yeni düzene Sümerbank gibi sağlam kuruluşlar değil, ihalelerinden nema'lanılanacak, etrafındaki asalak taşaron hortumcuları besleyecek yeni kaynaklar lazımdı.
Bloğumdaki “Sümerbank personeli kötü örnek” yazısıyla liberal ekonomi politikasının istediği işçi ve işletme modeli bakımından Sümerbankların neden yok edilmesi gerektiğini bir yönüyle açıklamaya çalıştım.Vakit ayırır okursanız sevinirim.
Nazilli Sümerbank kapanalı 7 yıl kadar oluyor,keşke demek için biraz geç oldu ama keşke size sunulan raporlara karşı kendimizi anlatabilseydik,sesimizi duyura bilseydik.
Çok çalışmış,emek vermişsiniz elinize geçen verilere yada ulaşabildiklerinize göre kapsamlı bir makale hazırlamışsınız ama maalesef tek taraflı ve sizlerin, halkımızın bilmediği bazı çok önemli şeyler eksik kalmış.Hocam..
Emeğinize ve Sümerbank için iyiniyetli çalışmanıza teşekkür ederiz ama madem ki olaylara "Tarihsel bir bakış" yapıyoruz.
Tarih yazacaksa..
Sümerbank’a yapılan gözden düşürme,karalama kampanyalarını, politik oyunları, fabrika, banka,mağaza personellerine yapılan haksızlıklarıda yazmalı ,yoksa bu tarih objektif olmaz değil mi? Hocam !
İlhan ÖDEN
Linkini verdiğiniz Hulusi Doğan Hoca'nın yazısını okudum. Sonra da sizin yorumunuzu okudum. Sizi böyle güzel bir yazı yazdığınız ve güzel anlatımınız için kutlarım. Aslında kötü başlayan bir tanışma oldu ama bu sayede de sizin yazılarınızı görmüş oldum. Bu arada söylediğiniz gibi yazılardaki düzeltmeleri yaptım.
YanıtlaSilYorumunuz ve duyarlı davranışınız için teşekkür ederim.
YanıtlaSilMerhaba, sayfanızdaki neyle çaldığınız parçaları dinledim, çok güzeldi, gönlünüze, nefesinize sağlık diyorum. Ayrıca neysitesi sayfanızı da gezdim, bu kadar işi bir arada götürmenize daha doğrusu kendi çabanızla böyle güzelliklere imza atmanıza gerçekten çok şaşırdım. Saygılarımla.
YanıtlaSil