2 Aralık 2012 Pazar

EN ÇOK ATEŞTEN KORKTUK !


Biz en çok ateşten korktuk !
Ta... 1937 de yaptık
Erken uyarı sistemini.
Fabrikanın her yerini donattık.
Kır camı, bas düğmeye,

Yansın, itfaiye panosundaki ampullerden biri. 
Yetişsin hemen itfaiyeciler.

Biz en çok ateşten korktuk !
Yerin altına döşediğimiz borulardan daha çok,
Tavanlara döşedik, fıskiyeli yangın borularını.
Her makinenin yanına, yangın söndürme aleti taktık.
Kazmalar, kancalı mızraklar astık,
Bronz püskürteçli bez hortumlar,
Üzerinde  YANGIN  yazan kovalar koyduk koridorlara.

Biz en çok ateşten korktuk !
Ders gördük, eğitim yaptık,
Dev gibi yangınları söndürdük.
Tatbikatlarda...

Biz en çok ateşten korktuk !
Düşman nereden, ne zaman, saldırır belli değil…
Etraf, bez, iplik, pamuk tozu,
Elektrik kablosu, makine yağı…
Kıvılcımlı, kaynak makineleri, ateş kusan canavar aletleri.
 

Biz en çok ateşten korktuk !
Sığınaklar yaptık yer altına,
Kum torbalarıyla kapattık pencereleri.
Karartma nasıl yapılır?
Kimyasal, nükleer, biyolojik saldırılara karşı ne yapılır?
Atel, suni teneffüs, kalp masajı...
Herşeyi öğrendik sandık, yanılmışız...

Gün oldu, devran döndü.
"Yeni dünya düzeninde size yer yok"  dediler,
Şaşırdık, anlayamadık.
Asıl korkmamız gereken , yangın değilmiş, gafil avlandık.

Biz hep ateşten korkmuştuk !
Ne yapılır, ne edilir, bilmedik,bilemedik.
“Yoktan var edeni” şükranla andık ama...
“Var'ı yok edeni”sevmedik,sevemedik.    İlhan ÖDEN